logo

TÜM DÜNYAYA YAYILABİLEBİLİR Mİ?

ABD ve İngiltere’nin, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu, çoğunluğu Müslüman ülkelere dönük uçak kabinlerinde elektronik cihaz yasağı uygulamasının tüm dünyaya yayılabileceği belirtiliyor.

Şimdilik sadece bazı ülkelerin ve hava yolu şirketlerinin maruz kaldığı elektronik yasağının, tüm sektörün gündemine girmesi gerektiği ifade ediliyor.
Konuyu köşesine yaşayan İngiliz Travel Weekly yazarı Ian Taylor, başka bir ülkenin ABD ve İngiltere’yi yasaklar konusunda takip etmemiş olmasının bu durumun böyle kalacağı anlamına gelmediğini kaydetti.
Taylor’a göre İngiltere İçişleri Bakanı Amber Rudd’ın, geçtiğimiz ay verdiği bir röportajda yasağın kapsamının genişletilebileceği sinyalini vermesi önEmli bir işaret.
‘SEKTÖR HAZIRLIK YAPMALI’
İngiliz risk danışmanlık firması Deloitte’in yöneticisi Bob Judson, uygulamanın geçici olabileceğini, ancak sektörün bu uygulamanın uzun sürebileceğini göz önüne alarak plan yapması gerektiğini ifade etti.
Her ülkenin farklı tavır almasının normal olduğunu belirten Bob Judson, ‘’Her ülkenin ulaşabileceği istihbarat kaynakları farklı olabilir. Farklı bir yönetim biçiminiz varsa maruz kaldığınız risk de farklı olacaktır. Ancak bu yasak oldukça spesifik ve bu tür kararlar kolaylıkla alınan kararlar değildir.’’ ifadelerini kullandı.
‘’Kabinde bulunan tehlikeli bir madde, tartışmasız şekilde bagajda bulanan maddelerden daha büyük bir risk oluşturur. Çünkü bagajda bulunan bir şeyi aktif hale getirmek daha çok olacaktır.’’ diyen Judson, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
‘SIVI YASAĞINA BENZER BİR UYGULAMA’
‘’Burada sorulması gereken en önemli soru bu uygulamanın yaygınlaşıp yaygınlaşmayacağı olmalı. Bu durum tıpkı kabinde sıvı yasağına benziyor. O dönemde de yasağın esas sebepleri kamuoyu tarafından bilinmiyordu.
Uçak kabinlerinde yolcuların kişisel eşyalarına daha az izin verildiği potansiyel bir geleceği düşünerek plan yapmalıyız. Ancak bu durum seyahatçilerin eğilimlerine oldukça zıt ve ortaya çok sayıda sorun çıkaracaktır. Bu gibi uygulamalar çok nadir olarak bir heves ya da kaprisin sonucudur. Yasağı empoze edenler, bunun yıkıcı sonuçlarını gayet iyi biliyorlardı. Ancak elbette güvenliğin her zaman birinci sıraya yazılması gerekiyor.’’
Leisure seyahatçilerinin elektronik cihazlar öncesi çağa geri dönüş yapmak isteyip istemeyeceğinin önemli bir sorun olarak sektörün karşısında durduğunu belirten Judson, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
‘’Bir diğer sorun da iş amacıyla seyahat eden ve uçuş sırasında çalışan insanlar. Uçakta internet hizmeti sunulmasının bir yerden sonra önemi yok; çünkü normal şartlarda her insan kendi cihazında çalışmak ister.
Bazı şirketler elektronik cihazları boarding sırasında teslim alma yoluna gidebilir, ancak pek çok şirket de güvenlik politikası gereği buna izin vermeyebilir.”
RYANAIR: BİZ DE ADIM ATMAK DURUMUNDA KALABİLİRİZ
Bu ihtimali değerlendiren Ryanair CEO’su Kenny Jacobs, yasağın yagınlaşması durumunda bagaj veren yolcu sayısının önemli ölçüde artacağını, ve kendilerinin de diğer hava yolu şirketleri gibi bu konuda adımlar atmak durumunda kalacağını belirti.
(Turizm Güncel)

Share
#

SENDE YORUM YAZ

2+7 = ?